HOŞGELDİNİZ! BUGÜN 21 KASIM 2024, PERŞEMBE

Gadir-i Hum, En Faziletli Bayramlardandır

Gadir-i Hum, En Faziletli bayramlardandır
07.08.2020 00:00
Gadir-i Hum, En Faziletli Bayramlardandır
Gadir-i Hum, En Faziletli Bayramlardandır
Senetli bir şekilde İmam Cafer-i Sadık'ın (a.s) babasından, onun da babalarından Resulullah'ın (s.a.a) şöyle burduğu rivayet edilmiştir:

"Ümmetimin en faziletli bayramı, Gadir-i Hum günüdür. Gadir öyle bir gündür ki onda zikri yüce Allah bana, kardeşim Ali b. Ebu Tâlib'i, ümmetim için benden sonra kendisiyle doğru yolu bulacakları bir nişane-âlem olarak belirlememi emretmiştir; bu öyle bir gündür ki onda Allah, dini kemale erdirdi ve ümmetim için o günde nimeti tamamladı ve artık İslam'ın onların dini olmasına rıza gösterdi."

Sonra şöyle devam etti:

"Ey insanlar topluluğu, şüphesiz Ali bendendir, ben de Ali'den. O, benim tıynetimden yaratılmıştır. O, benden sonra halkın imamıdır. Benim sünnetimden ihtilaf ettikleri şeyleri onlara açıklayacaktır. O, Müminlerin Emiri, yüzü akların önderi, müminlerin reisi, vasilerin en iyisi, dünya kadınlarının efendisinin kocası ve hidayet imamlarının babasıdır. Kim, Ali'ye muhabbet beslerse, ben de ona muhabbet beslerim ve kim, Ali'ye buğz ederse ben de ona buğz ederim. Kim, Ali'yle kendi arasında bağ kurarsa, ben de onunla bağ kurarım ve kim, Ali ile ilişkisini keserse, ben de onunla ilişkimi keserim. Kim, Ali'ye cefa ederse, ben de ona cefa ederim. Kim, Ali'yi severse, ben de onu severim ve kim, Ali'ye düşman olursa, ben de ona düşman olurum…"[1]

Senetli bir hadiste, Kasım b. Yahya, dedesi Hasan b. Râşid'den şöyle nakletmiştir:
"İmam Cafer-i Sadık'a (a.s) dedim ki:
"Canım sana feda olsun, acaba Müslümanlar için iki (Kurban ve Ramazan) bayramından başka bir bayram var mıdır?"
İmam şöyle dedi;
"Evet, ey Hasan, o ikisinden daha büyük ve daha faziletli bir bayram vardır!"
"O, hangi gündür?" diye sorduğumda, şöyle buyurdu:
"'Emirü'l-Müminin Ali'nin (a.s) insanlara önder olarak seçildiği gün."
Tekrar "Canım sana feda olsun, tarih olarak hangi gündür o?" diye sordum.
İmam şöyle devam etti: "Günler dönüp durmaktadır. O gün, Zilhicce ayının on sekizinci günüdür!"
Dedim ki:
"Fedan olayım, o gün ne yapmamız uygun olur?"
İmam şöyle buyurdu:
"O günü oruç tutarsın; Muhammed ve Ehlibeytine çokça salâvat getirip onlara zulmedenlerden ve haklarını inkâr edenlerden teberri edersin. Geçmiş peygamberler, vasilerine, vasinin seçildiği günü bayram tutmalarını emrederlerdi."
Bilahare 'O gün de oruç tutan kimsenin ne kadar sevabı vardır?' dediğimde,
İmam;
"Altmış ayın orucunun sevabı" buyurdu![2]
Gadîr-i Hum Gününde Oruç Tutmak
Mufazzal, İmâm Cafer-i Sadık'tan (a.s) şöyle nakletmiştir:
"Gadir-i Hum günü oruç tutmak, altmış yılın kefaretidir!"[3]
Ali b. Hüseyni'l Abdi, İmam Cafer-i Sadık'tan (a.s) şöyle duyduğunu nakletmiştir:
"Gadir-i Hum gününü her yıl oruç tutmak, Allah indinde kabul olmuş yüz hac ve yüz umreye bedeldir; o, Allah'ın en büyük bayramıdır."[4]
İmam Cafer-i Sadık (a.s):
"Gadir-i Hum gününün orucu, eğer insan yaşayabilirse, bütün insan ömrünün orucuna bedeldir. Yine bu günün orucu Allah indinde, kabul olmuş yüz hacca ve yüz umreye bedeldir ve o Allah'ın en büyük bayramıdır!"[5]
Ahmed b. Muhammed b. Ebî Nasr şöyle diyor:
"Biz İmam Ali Rıza'nın (a.s) yanında idik. Meclis tıklım tıklım dolmuştu. Gadir gününden söz açıldı. Bazıları onu inkâr edince, İmam Rıza (a.s) şöyle buyurdu:

"Babam, bana babasından şöyle nakletti: "Hiç şüphesiz Gadir günü, gökte yerden daha meşhurdur. Firdevs-i A'lâ (cennetinde) Allah'ın bir sarayı vardır ki tuğlalarının her biri sırayla altın ve gümüştendir."
Sonra bu sarayın özelliklerini ve Gadir gününde meleklerin orada toplanıp o günün yüceliklerini dile getirmelerinden bahsetti ve sonra şöyle devam etti:

"Ey İbn Ebî Nasr, nerede olursan ol, Gadir gününde, Emirü'l Müminin'in (a.s) (türbesinin) yanında hazır ol; zira hiç kuşkusuz Allah, (o günde) her erkek ve kadın müminin, her erkek ve kadın Müslüman'ın, altmış yıllık günahı affeder. Ramazan ayında, Kadir gecesinde ve Fıtır bayramı gecesindekinin iki katı insan (cehennem) ateşinden azat olur. O gün, arif ve mümin kardeşlerine verdiğin bir dirhem, (başka günlerde verilen) bin dirheme bedeldir. O hâlde, bu günde kardeşlerine (ihsanını) artır ve her mümin ve mümineyi sevindirmeye çalış…"[6]

Kaynaklar

[1]- El-Emâlî, (Şeyh Sadûk), s.109, Bihârü'l-Envâr, c.37, s.109, Ravzatü'l-Vâizîn, c.1, s.102, İsbâtü'l-Hüdât, c.1, s.526 (az farkla), Gâyetü'l-Merâm, s.89.
[2]- Sevâbü'l-A'mâl, s.99, Misbâhü'l-Müteheccidîn, s.680, El-İsnâ Aşeriyye, s.168 (az farkla).
[3]- Bihârü'l-Envâr, c.97, s.112, Men Lâ Yahzurhü'l-Fakîh, c.2, s.90, El-Müheccetü'l-Beyzâ, c.2, s.141, Sevâbü'l-A'mâl, s.100, Misbâhü'l-Müteheccidîn, s.679.
[4]- El-Gadîr, c.1, s.286.
[5]- Câmiü'l-Ahbâr, s.205, Müstedrekü'l-Vesâil, c.6, s.274 (az farkla).
[6]- Vesâilü'ş-Şîa, c.10, s.302, Et-Tehzîb, c.6, s.24, Misbâhü'l-Müteheccidîn
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--


logo

   E-posta: bilgi(@)bozyazihaber.com
Tüm hakları Bozyazı'nın ilk haber sitesi adına saklıdır: ©2019-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir.
Mobil uyumlu haber yazılımı: www.eticaret.com.tr