HOŞGELDİNİZ! BUGÜN 18 EKİM 2024, CUMA

Herşey Allahı arıyor

02.03.2021 00:00
Varlığın hakikatini kavramak, insanoğlunun daima merak konusu olmuştur.

Sonsuz çeşitteki maddeyi, evreni, galaksileri hepsinden önemlisi bir su damlasından meydana gelen kendini gören insan, tüm bunlar neden var oldu, bu yaradılışın sebebi nedir, nasıl meydana geldi şeklindeki sorularına yüzyıllardır cevap aramaktadır.

Âlemlerin yaratıcısı Cenab-ı Hak olması sebebiyle, yaradılışla ilgili sorular için kesin doğrulara ulaşmak da ancak, Allah'ın yaratılıştaki hikmetini kavramakla olabilir.

"Ben insanları ve cinleri ancak bana ibadet etsinler diye yarattım" (Zariyat: 56) ayet-i kerimesi ve "Ben gizli bir hazine idim, bilinmeyi murad ettim, mahlukatı yarattım" kudsi hadisinde de beyan edildiği gibi, Cenab-ı Vacibul Vücut, bu âlemi, kendisini bilmesi, varlığını kabul ile tanıması maksadıyla yaratmıştır.

Allah'ı tanıması muradıyla verilen eşya ve insan ise, Cenab-ı Hakk'ın tecellilerinden vücut bulmuştur ve alemin devamı bu tecellilerin devamına bağlıdır.

Maddenin boyut kazanması için mutlak olan tecelli hareket demektir. Kâinat en küçük madde biriminden, en büyüğüne kadar bir hareketin eseridir. Allah'ın tecellisidir. Tecelli durduğu an madde yok olur. Bilindiği gibi, maddenin yapı taşı olan atom, çekirdeğinin etrafında korkunç bir hızla dönen elektronlardan oluşmaktadır. Bu dönüş hızı o kadar fazladır ki, izledikleri yörüngede bir elektron duvarı oluştururlar. Bizim madde olarak gördüğümüz şey, aslında idrak edemeyeceğimiz kadar hızlı dönen parçacıkların oluşturduğu bir görüntüdür. Bu görüntü, hareketin görüntüsüdür. Hareket ise tecelliden başka bir şey değildir.

Elektronların tecelli sonucu meydana gelmeleri an'ı, anların ard arda oluşu zamanı, bu görünüşte mekanı meydana getirir. Yani tecelli durunca, zaman ve mekan da yok olacaktır.

Allah'ın zat, sıfat ve esmasından hangisi ile bir tecelli olursa, madde ona göre vücut bulur, o tecelli ile Rabbına ulaşır.

Atomun elektronlarındaki korkunç hızla dönme de, aslında O'nu yaratana bir yöneliştir. Hz. Mevlana'nın ifadesiyle, felek âleminin yüzmesi, âlemin kendini Yaradanı aramasıdır.

Kürreden zerreye tüm mahlûkat, tecellileriyle var olan ve devamı için her an ona muhtaç olduğu Rabbını arayış seferberliğidir.

Sıfat ve esma tecellileri neticesi nebatat, hayvanlar âlemi, galaksiler, yıldızlar, vs. vücut bulur. Zat sıfatının muhatabı ise Cenab-ı Hakk'ın yeryüzündeki halifem dediği insandır.

İnsanın Allah'ı arayışı ve kavuşma isteği de bu sebeple çok daha fazladır. Ve ancak kendi özünü, ruhunu tanıyarak Allah'a gidecek yolu bulabilir. Peki, insanın özü nedir?

Batıda Alex Crall'in nobel ödülüne layık görülen "insan bu meçhul" tezine karşın, İslam dünyasında insan meçhul değil, bilakis Cenab-ı Hakk'ın nefa-i ilahisini taşıyan O'nun en kıymetli varlığıdır.

Manevi yönden kendini keşfeder, bu nefai ortaya çıkarırsa, özünü tanımış ve Rabbını tanımaya başlamış olacaktır. Zira ancak "Ben"in mahiyeti bilinirse, Allah bilinebilir. Bu ise, aklın değil, kalbin vazifesidir.

Cenab-ı Hakk'ı bilmek ancak kalp kulvarından olabilir. Akılla, kitaplar okuyarak Allah'ın bilinmesi imkansızdır. Bu sayede sadece Allah'ın ne olmadığı anlaşılabilir. Rabbimizi tanımak ise kalbe olan tecellilerledir.

Nasıl ayna, karşısındaki görüntüyü yansıtırsa, kalbimiz de Allah'ın tecellilerini yansıtan bir ayna gibidir. Bu tecellilerle Allah kulunun kalbinde kendisini sever.

Nurani tecellilerle de kul Rabbını tanır, O'nu sever, teklik hali olan aşkı yakalar ve bu aşkla Rabbına ulaşır.

Cenab-ı Hakk'ın kendini sevdiği bir ayna olarak kalbin sağlanması ise ancak ibadetle mümkündür. İbadetle nefsi kötü sıfatlardan temizlenen insanın kalbinde, ahlak-ı zemimenin vasıfları kalmaz. Nefsi erir, kendi varlığından geçer, Allah'ın ahlakına bürünür. Bu sayede o kul artık, her an Rabbıyla beraberdir ve onun her hali ibadettir.

Kalbi temizleyecek ve Allah'a vuslatı sağlayacak en kıymetli ibadet ise zikrullahtır. Yani Allah'ı hiç unutmadan, her yerde ve her an O'nu anmaktır. Varlık âlemi, her an Allah'ı zikir halindedir. Tecellileriyle var olan mahlûkatın, Allah'a ulaşma seferi bir zikirdir.

İnsanları Allah'a taşıyan 2 yol olan nübüvvet yolu Resûlullah (s.a.v) ile sona ermiştir; velayet yolu ise Hz. Ali'den günümüze onun vekilleri aracılığıyla halen devam etmektedir.

Hz. Ali'nin Resûlullah'a, Allah'a ulaştıracak en kısa yolu sorduğunda, kendisine her an zikrin tavsiye edilmesi, kulun vuslatının zikirsiz olamayacağını göstermektedir. Biz de içinde bulunduğumuz bu mübarek günleri ibadetle geçirerek varlık sebebimiz olan Allah'ı tanımada vesileler aramaya çalışmayız.
Prof. Dr. Haydar Baş / diğer yazıları
•MEM ve Türkiye ekonomisi 06 00:00:00.09.2024
•İmam Hüseyin ve Kerbela vahşeti 17 00:00:00.07.2024
•Ermenilere yapmadığımız soykırımı bırakın da... 24 00:00:00.04.2024
•Emaneti ehline vermek 04 00:00:00.04.2024
•Allah'ı bilme aklın işi değildir 17 00:00:00.01.2024
•Atatürk vatandır 11 00:00:00.10.2023
•Kriz milli çözümlerle aşılır 07 00:00:00.10.2023
•Maksat aynı metotlar değişik 05 00:00:00.10.2023
•Yeni eğitim yılı hayırlı olsun 11 00:00:00.09.2023
•Şark Meselesi sürüyor 11 00:00:00.08.2023
•Globalizmin karşısında Milli Devlet 05 00:00:00.05.2023
•İslam tarihini değiştiren büyük yalan 25 00:00:00.04.2023
•İman Allah’a teslimiyettir 10 00:00:00.04.2023
•Orucun kazandırdıkları 25 00:00:00.03.2023
•Hadislerle övülen Türkler ve diğerleri 15 00:00:00.12.2022
•Zafer Bayramımız kutlu olsun 30 00:00:00.08.2022
•Gadir-i Hum Bayramı'nda Tarsus'taydık 18 00:00:00.07.2022
•Tertemiz olma zamanı: Ramazan 02 00:00:00.04.2022
•Milli para alnımızın teridir 01 00:00:00.03.2022
•Adalete farklı bir bakış 05 00:00:00.02.2022
•10 Kasım, gerçek Atatürkü anlamak 10 00:00:00.11.2021
•Atatürk'e sahip çıkmak 08 00:00:00.08.2021
•Bayramınız mübarek olsun 12 00:00:00.05.2021
•Namaz, Allah ile sohbettir 04 00:00:00.05.2021
•Orucun kazandırdıkları 22 00:00:00.04.2021
•Üç ayları değerlendirelim 05 00:00:00.03.2021
•En güzel örnek Hz. Muhammed (s.a.v) 05 00:00:00.03.2021
•Namaz mü’minin miracıdır 05 00:00:00.03.2021
•Herşey Allahı arıyor 02 00:00:00.03.2021
•Besmele ile Başlamak 01 00:00:00.03.2021
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--


logo

   E-posta: bilgi(@)bozyazihaber.com
Tüm hakları Bozyazı'nın ilk haber sitesi adına saklıdır: ©2019-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir.
Mobil uyumlu haber yazılımı: www.eticaret.com.tr