HOŞGELDİNİZ! BUGÜN 18 EKİM 2024, CUMA

Maksat aynı metotlar değişik

05.10.2023 00:00
Prof. Dr. Haydar Baş'ın gazetemizde yayımlanan 11-08-2001 tarihli yazısıdır

Dev şirketler aracılığıyla kurulan global sömürü ağı, batı dünyasını kendi içinde dahi zaman zaman çatışma noktasına getirmektedir.

AB, Amerikan Philip Morris ve RJ Reynolds sigara şirketleri hakkında Avrupa'da sigara kaçakçılığına destek sağladıkları suçlamasıyla dava açtı.

Şirketler AB'nin iddialarını reddederken, AB bütçe komiseri, P. Morris ve Reynolds'ın sigara kaçakçılığına karıştığını ve bu yolla kara para aklayarak 15 AB üyesi ülkenin milyarlarca dolar mâli kayba uğramasına yol açtıklarını iddia ediyor.

1847'de küçük bir tütüncü dükkanı olarak işe başlayan P. Morris, bugün dünyanın en büyük sigara üreticilerinden biridir. 1993'de şirketin ABD sigara pazarındaki yeri % 43'lerde idi.

İnsan sağlığına son derece zararlı bir sektör olan sigara üretiminden milyarlarca dolar kâr elde eden bu şirket, AB ülkelerinde tütün kaçakçılığı işine bulaşmış mıdır bilemeyiz ancak, şirket için çalışan bilimadamları henüz 1956'da üst düzey yöneticilerine "karbonmonoksit ile nikotinin dolaşım sisteminde hasara yol açtığını" bildiriyorlardı.

Ancak şirket konuya temkinli yaklaştı. Ve sigara-kanser bağlantısının "belirsiz" olduğu şeklinde açıklamalarda bulundu. Dahası P. Morris sigaranın "kansere olan etkisi" ve "bağımlılığa sebep olabileceği" hususunda yapılacak bilimsel araştırmaları desteklemeyeceğini açıkça belirtti.

Her zaman vurguladığımız gibi "küresel çıkar çarkının işlemesi" için uygulanan metoddur bu. Sigara hususunda bilimsel gerçeklerin ortaya konması ve insanların bu konuda bilinçlendirilmesi dünya çapındaki tütün üreticilerini ciddi zararlara sokabilir. Çeşitli oyunlarla bunun önüne geçmek, çıkar çarkının dönüşünü devam ettirmek için şarttır.

İyi eğitimli ve sağlık bilincine sahip Amerikalılar sigarayı bırakırken, Amerikan sigara şirketleri gözlerini deniz aşırı ülkelere ve özellikle de gelişme aşamasındaki ülkelere çevirdi. Yoğun bir reklam ve özendirme kampanyası ile bu ülkeler iyi birer pazar haline getirildi.

Bu sömürüden kendini büyük ölçüde korumayı başaran ülkelerin başında Japonya'yı görüyoruz. Japonya yüksek tarifeler koyarak yabancıların Japonya'da sigara fabrikası kurmasını engelleyerek, yabancı sigaraların reklam dağıtımına türlü engeller çıkartarak kendi pazarını Japon tütün şirketine tahsis etmiştir.

İnsan sağlığına olan zararları artık bilimsel olarak da ispatlanmış olan sigaranın üreticisi dev şirketler ve küresel çıkar patronları bu yollarla büyük bir kâr elde etmektedir.

Yalnız bu konuda değil, hemen her sahada bilhassa azgelişmiş ülkeler medya ve reklam kampanyalarının katkısıyla küresel birer pazar halindedir. Kendi pazarlarını sıkı bir denetim altında tutan Avrupa ülkeleri dahi, çıkarlarına ters düştüğü noktada ABD kaynaklı küresel şirketlerle çatışma noktasına gelmektedir.

Günümüz dünyasının bu hali, İngiltere ve diğer Avrupalı devletlerin 18. ve 19. yüzyıllar boyunca sömürgelerinde uyguladıkları siyaseti hatırlatmaktadır.

Bilindiği gibi İngilizler kendi kumaşlarını Hindistan pazarında rakipsiz kılabilmek için 40 bin Hintli kumaş imalat ustasının kollarını kesmişlerdi. (Prof. Dr. Haydar Baş, Dini ve Milli Bütünlüğümüze Yönelik Tehditler).

Dünden bugüne hiç bir şey değişmemiştir. Değişen sadece isimler ve metodlardır. Dünün sömürgeciliğinin adı, bugün küreselleşme olmuştur.

Dün batılı devletler askerle, topla, tüfekle işgal ettikleri ülkeleri bugün uluslararası şirketler vasıtasıyla istila etmektedir. Maksat yine sömürmek, çıkar elde etmektir.

Bu itibarla sık sık vurguladığımız gibi ülkeler arası ilişkilerin çıkar hesaplarına dayalı olduğu bir dünyada, ülke olarak çıkarımızın nerede olduğunu iyi belirlemeli ve adımlarımızı bu yönde atmalıyız.




 
Prof. Dr. Haydar Baş / diğer yazıları
•MEM ve Türkiye ekonomisi 06 00:00:00.09.2024
•İmam Hüseyin ve Kerbela vahşeti 17 00:00:00.07.2024
•Ermenilere yapmadığımız soykırımı bırakın da... 24 00:00:00.04.2024
•Emaneti ehline vermek 04 00:00:00.04.2024
•Allah'ı bilme aklın işi değildir 17 00:00:00.01.2024
•Atatürk vatandır 11 00:00:00.10.2023
•Kriz milli çözümlerle aşılır 07 00:00:00.10.2023
•Maksat aynı metotlar değişik 05 00:00:00.10.2023
•Yeni eğitim yılı hayırlı olsun 11 00:00:00.09.2023
•Şark Meselesi sürüyor 11 00:00:00.08.2023
•Globalizmin karşısında Milli Devlet 05 00:00:00.05.2023
•İslam tarihini değiştiren büyük yalan 25 00:00:00.04.2023
•İman Allah’a teslimiyettir 10 00:00:00.04.2023
•Orucun kazandırdıkları 25 00:00:00.03.2023
•Hadislerle övülen Türkler ve diğerleri 15 00:00:00.12.2022
•Zafer Bayramımız kutlu olsun 30 00:00:00.08.2022
•Gadir-i Hum Bayramı'nda Tarsus'taydık 18 00:00:00.07.2022
•Tertemiz olma zamanı: Ramazan 02 00:00:00.04.2022
•Milli para alnımızın teridir 01 00:00:00.03.2022
•Adalete farklı bir bakış 05 00:00:00.02.2022
•10 Kasım, gerçek Atatürkü anlamak 10 00:00:00.11.2021
•Atatürk'e sahip çıkmak 08 00:00:00.08.2021
•Bayramınız mübarek olsun 12 00:00:00.05.2021
•Namaz, Allah ile sohbettir 04 00:00:00.05.2021
•Orucun kazandırdıkları 22 00:00:00.04.2021
•Üç ayları değerlendirelim 05 00:00:00.03.2021
•En güzel örnek Hz. Muhammed (s.a.v) 05 00:00:00.03.2021
•Namaz mü’minin miracıdır 05 00:00:00.03.2021
•Herşey Allahı arıyor 02 00:00:00.03.2021
•Besmele ile Başlamak 01 00:00:00.03.2021
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--


logo

   E-posta: bilgi(@)bozyazihaber.com
Tüm hakları Bozyazı'nın ilk haber sitesi adına saklıdır: ©2019-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir.
Mobil uyumlu haber yazılımı: www.eticaret.com.tr