AVM'lerden plâstik poşetler para karşılığı veriliyor artık.
Bu doğa ve çevre kiriliğine karşı mücadele etmenin bir parçası gibi anlatılıyor. Ama aslında gerçek hiç de öyle değil.
Paralı olduğundan insanlar poşet kullanmayacaklar, kullanılmayan poşet çevreye atılmayınca da çevre kirliliğine karşı mücdele edilmiş olacakmış.
Bu konuda ciddi olmak gerekiyorsa, plâstik poşetlerin yerine kâğıt torbalar kullanılsın ve bunlar da ücretsiz olsun.
Olmaz efendim.
Olur, mu öyle şey?
Doğru ya olmaz.
AVM'ler plâstik poşetler kullanılırsa bir taşla iki kuş vurmuş olmuyor mu?
Bir taraftan para kazanıyorlar, diğer taraftan da poşetin üzerinde logosu yazılı olduğundan ücretsiz reklâmları yapılıyor. Bundan daha kazançlı bir yol olur mu?
Tam da bir kapitalist ekonomik sistem anlayışı.
Hem para kazan.
Hem ücretsiz reklâmını yap.
Çevre kirliliğine karşı ne güzel mücadele yöntemi değil mi?
Bildiğim kadarı ile her parça plâstik poşet yirmi beş kuruş. Bu paranın on beş kuruşu Çevre Bakanlığına, kalan kısmı da AVM'ye kalacak.
Türkiye, İngiltere'den seksen bin ton plâstik çöp alacakmış.
Ne yapacaklar belli değil ama sanırım plâstik poşet haline getirip vatandaşlara satacaklar.
Türkiye İngiltere'den Filipinlerden sonra en fazla plâstik çöp satın alan ülkedir. İngiltere ve benzeri gelişmiş sanayi ülkelerinin katı atıkları satın alınarak çevre kirliliği ile nasıl mücadele edilir?
Çevre kirliliği ve doğanın korunması konusunda samimi şekilde mücadele edilecekse, fabrikaların bacalarına ve kalorifer bacalarına mutlaka filitre takılmalı. Barajlar doğada dengeleri, özellikle iklim konusunda değiştiren en önemli etmenlerdendir.
Üç kuruşluk rant için ormanlar talan edilmemli.
Kentlerde yeşil alanlar imar plânında belirli oranın altına kesinlikle inmemelidir.
Termik ve nükler santrallerin yapımı derhal durdurulmalı, rüzgâr ve güneş enerjisi ile elektrik üretimine ağırlık verilmeli.
Mademki plâstik poşetleri para ile müşterilere satıyorlar. Bizde her birimiz tüketici olarak varsa filemizi, yoksa bir pazar çantası alarak AVM'lere onlarla gider, aldığımız eşyaları onlara koyarız.
Bir defa satın alır, bin defa kullanırız.
Yok, plâstik poşet kullanmak zorunda kalırsak müşteriler her poşet başına verdikleri yirmi beş kuruş karşılığında yetmiş beş kuruş alacaklıdır.
Bu yetmiş beş kuruşun yirmi beş kuruşu müşterinin verdiği plâstik poşet parası, kalan elli kuruş da müşterinin yaptığı reklam parasıdır.
Yok, öyle bedavadan AVM'nin reklamını yapmak.
AVM'ler hem para kazanıp reklamını yptıracak, devlette açıkları kapatmnak para kazanacak. Aslında çevrenin temizliğini filan düşünmek değil amaç. Para kazanmak.
Sokaklara dikkat ediniz.
Her tarafta sigara izmariti, plâstik parçaları, kağıt parçaları, pet şişeler, ambalaj kutuları, bira şişesi kırıkları, konteyrlerin dışına taşmış çöpler ne ararsan var.
Akdeniz'de Anamur, Bozyazı, Aydıncık ve Silifke'ye kadar olan kıyılara balık çiftliği kurulması için resmi makamların verdiği izinler olduğu biliniyor.
Üç kuruşluk rant için tahrip edilen ormanlar.
Çevre korunacaksa top yekün önlem alınır.
Göstermelik değil.
