Aydınlanma dünyasında Alevilik, gökyüzünden yeryüzüne indiğine inanılan tanrı buyruklarına göre bedenleşen, egemen güdümünde kullaşan insana karşı, üretici, yaratıcı, hümanist, konuşan tanrı durumunda, halk kimliğide kişileştirilen bir inancı, anlayışı benimse.
Alevilik yetmiş iki milleti bir potada eritti. Hepsini bir tuttu. İnsan tanrı ilişkisini yeniden ele alarak irdeledi ve hümanist bir potaya koydu.
Alevilikle akıl, inancı yönlendirip idare etmeye başladı.
Orta çağda Hıristiyan ve İslâm anlayışında skolâstik felesefe etkindi. Akıl inancın emrinde , inanç akılı idare ediyordu. Bu anlayış Sünni İslâmda aynen devam ediyor.
Emeviler zamanında da çıkar ve Arap ırkçılığı inancı idare eder duruma getirilmişti. Aklı inancın emrine vermişler, akıl yöneten değil, inanç tarafından yönetieln duruma getirilmişti.
Alevilik, inanca dayanan tanrı bilimine inancı aklın yönetimine veren bâtini felsefesini geliştirdi ve aklı inancın önüne koydu.
Batı toplumlarında burjuva hümanizmi daha akıllarda yokken, Anadolu topraklarında Aleviler ilk çağ aydınlanması ve ilk çağ hümanizmi uzantısında, genelde şeriatçı dinsel değerlere, özelde feodal despot yönetimlere baş kaldırdığında, burjuva snıfı ortada olmadığı gibi ekonomide kapitalist sisteme geçilemediğinden fikir bazında da yoktu.
Alevilik, Türklerde ve Anadolu topraklarında ilk eşitlikçi toplum değerlerini bayraklaştırarak, insanın, insanlığın kurtuluşunun önemini tarihin gündemine taşımıştır.
Alevilik ütopikte olsa, toplumcu ve hümanist dünya görüşünü üretici halkasından yakaladı.
Alevi hümanizmi, orta çağın karanlığına ve zulmüne karşı verdiği savaşın kazandırdığı deneyimlerin yol göstericiliğinde toplumu yarınlara hazırlayan bu yolda savaşa devam eden felsefi bir anlayıştır.
Alevilik, İnsanın özgürce gelişeceği, insanlığın hızla ilerleyeceği, insan ve insanlık aleyhine ne varsa yok edileceği; kulun kula, kulluğunun son bulacağı, kısaca insanlık çağına geçişin maddi koşullarını yakalama yolunda yürümeye kararlı görünüyor.
İnsanı aşağılayarak boğmaya çalışan, sömüren, insanı faydalanmak için bir araç, bir malzeme gibi gören, anti hümanist sistemin dayatmasına karşı; İnsanın insanı sömürmediği, hümanist, emek ve halk kimliğini öne çıkararak çağının savaşını veriyor.
Alevi inancı, Hz. Ali'nin söylediği gibi "İnsan okunması gereken en büyük kitaptır." Diyerek akıl yolunda hümanist felsefenin tohumlarının topluma ekilmesi için uğraş veriyor. Alevi inancının temel felsefesi hümanizmdir. Bu nedenle haksız yere cana kıyılmaz. Cana kıyan talip, dede tarafından toplum huzurunda tanıklara dayanarak sorgular ve suçu sabit görülmüş ise toplumdan cezasını çekinceye kadar uzaklaştırılır. Yani düşkün edilir.
Alevi inancında yalan söylenmez. Yalan söylemek suçtur. Eşler arasında boşanma olayları kolay kolay görülmez. Esasen yasaktır. Evlilikte tek eşlilik esastır. Kadın erkek ayrımı yapılmaz, karşı cinsel arasında eşitlik esastır.
Evli bir erkek için eşi dışında bütün kadınlar bacı, yaşlı kadınla ise anadır. Bekar erkekler için ise her kadın ana veya bacıdır. Bu gözle bakılır.
Ahlâk dışı davranışlarda bulunanlar kadın erkek fark etmez yol düşükünü sayılır ve belirli bir zaman toplumda ini ayinlerde yerini alamaz.
Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir.