Türkiye'nin en yaşlı partisi Türkiye Komünist Partisinden (TKP) sonra, Cumhuriyet Halk Partisidir.
TKP'nin kuruluşu 10 Eylül 1920. Bakü'de kurulmuş ve ulusal kurtuluş savaşı sırasında savaşa önemli katkısı olmuştur
CHP'nin kuruluş tarihi ise 10 Eylül 1923 ve kuruluştaki adı "HALK FIRKASI"dır.
Parti "Kuvvayi Milliye" ruhu ile kurulmuş ve Türkiye Cumhuriyetinin Devletinin kurucu olan partidir. Evrensel insan haklarına bağlı ve saygılı, ülkememizdeki bütün farklılıkları birleştirici özellikleri bünyesinde barındıran bir sosyal demokrat partidir.
Rahmetli Bülent Ecevit'in partinin başına geçtiği 1973 yılından sonra sosyal demokrat ideolojiyi kabul ederek sol eğilimli bir siyasi partiye dönüşmüştür.
Aradan geçen yaklaşık kırk altı yıldır "Sosyal Demokrat " bir parti olduğu iddia edilir.
Aradan geçen kısa dönemde ikrtidar olmuşsa da uzun yıllardır hep muhalefette kalmıştır.
Fakat yerel yönetimlerde her dönem sayıları az da olsa belediye başkanlığını kazandığı yerleşim yerleri vardır.
Yönetime geldiği yerleşim yerlerinde "Sosyal Demokrat Belediyecilik" anlayışını gerçek anlamı ile uygulayamamıştır. Oysa bu konuda eline çok fırsatlar geçmiş.
Geçmişte ele geçen fırsatları iyi değerlendirmiş olsaydı, savunduğu siyasi düşüncenin belediyecilik anlayışını gerçek anlamı ile uygulasa bu gün ülkede birçok belediye sol ideolojiyi savunan siyasi partilerin elinde bulunrdu.
Belediyecilikte partinin progamını ve ilkelerine uygun belediyecilik anlayışı yerine, kapitalist sağ ideolojinin uygulama anlayışını yerine getirmiştir. Bu uygulamalar ise ülkede sağ siyasi düşüncelerin yükselmesine önemli derece de katkı sağlamış ve ülkede belediyecilik diğer koşulların da etkisi ile bu günlere gelmiştir.
Günümüzde bütün olumsuzluklara ve iktidarın baskılarına rağmen birkaç büyükşehir, il merkezi, ilçe ve beldede belediye başkanlıklarını alan parti için sosyal demokrat belediyeciliğin uygulanması için önemli bir fısat daha doğmuştur. Bu fırsatı artık CHP çok iyi kullanmalıdır ki, gelecekte seçimlerde başarı oranı artsın. Halktan yana, kamunun çıkarlarına uygun, toplumcu yönü ağır basan bir belediyecilik katılımcı demokrasinin, sosyal demokrat ve sol siyasal düşünecenin toplumda yerleşmesine ve kalıcı olmasına önemli katkı sağlar.
Bu konuda şimdilik ufukta pek fazlada umut görünmüyor.Çünkü partinin taşra örgütlerinin yönetim kadrolarında parti ideolojisini, programını ve ilkelerini samiyetle tanıyan yok denecek kadar az. Kusura bakmasınlar ama bazılarının kafa yapısı hiç de sosyal demokrat veya sol siyasi düşünceye sahip kişilerin kafa yapısına benzemiyor, ama partinin etkili makamında yönetici. Ayrıca bazı yerleşin yerlerinde "Ben CHP'den aday olabilirim" diyenleri üzerinde fazla sorup araştırmadan aldılar aday gösterdiler.
Daha önceki yıllarda parti okullarında da eğitmenler yetiştirilirken yetkililer,"Parti okulunda siyasi eğitimden geçmeyenler her hangi bir yerde aday olamayacağı gibi partinin hiçbir organına seçilemeycek." Demişlerdi. Ne yazık zamanla bunların sadece sözde kaldığına tanık olduk.
Sosyal demokrat ve sol siyasi düşüncelerden yoksun birinin parti yöneticiliğine ve yerel yöneticiliğe kadar yükselmesi kimin ve kimlerin yararına olabilir?
CHP'li üye ve yöneticilerinin şunu iyi bilmesi gerekir ki, Türkiye Cumhuriyeti laik demokratik ve sosyal bir hukuk deveti olmaktan başka bir devlet şekline dönüştürülüyor. Bu durumun halen farkında değil misiniz sayın CHP yöneticleri?
Bu dönüşümün yasal zemini anayasada yapılan son değişikliklerle sağlamlaştırıldı.
Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir.